Reklam Alanı (Gövde Üst Reklam) Bu alana reklam ver

Yürkiyede Büyük Şehircilikte Yenilik

MÜFİT ONBAŞI tarafından
13 Kasım, 2012 10:36 tarihinde yayınlandı /Güncelleme: 22.03.2024 12:07
Okuma Süresi: 5dk
Yorum Sayısı: 0
Reklam Alanı (İçerik Öncesi) Bu alana reklam ver

Büyükşehir yasası kabul edildi, 13 ilin büyükşehir olmasına ilişkin tasarı kabul edilerek yasalaştı.

Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'a göre, Aydın, Balıkesir, Denizli, Hatay, Malatya, Manisa, Kahramanmaraş, Mardin, Muğla, Tekirdağ, Trabzon, Şanlıurfa ve Van büyükşehir belediyesi oldu.

TBMM Genel Kurulu'nda, 13 İlde Büyükşehir Belediyesi Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı kabul edildi.

Kanuna göre, Aydın, Balıkesir, Denizli, Hatay, Malatya, Manisa, Kahramanmaraş, Mardin, Muğla, Tekirdağ, Trabzon, Şanlıurfa ve Van, büyükşehir belediyesi olacak. Adana, Ankara, Antalya, Bursa, Diyarbakır, Eskişehir, Erzurum, Gaziantep, İzmir, Kayseri, Konya, Mersin, Sakarya ve Samsun büyükşehir belediyelerinin sınırları, il mülki sınırları olacak. Bu illere bağlı ilçelerin mülki sınırları içindeki köy ve belde belediyelerinin tüzel kişiliği sona erecek, köyler mahalle olacak, belediyeler ise belde ismiyle tek mahalle olarak bağlı bulundukları ilçenin belediyesine katılacak. Bu illerin, bucak teşkilatları da kaldırılacak. Bu illerdeki il özel idarelerinin tüzel kişiliği ile İstanbul ve Kocaeli'ndeki orman köyleri de dahil köylerin tüzel kişiliği sona erecek. -İstanbul'da ilçe değiştiren mahalleler- Aydın'da Efeler; Balıkesir'de Karesi, Altıeylül; Denizli'de Merkezefendi; Hatay'da Antakya, Defne, Arsuz; Manisa'da Şehzadeler, Yunusemre; Kahramanmaraş'ta Dulkadiroğlu, Önikişubat; Mardin'de Artuklu; Muğla'da Menteşe, Seydikemer; Tekirdağ'da Süleymanpaşa, Kapaklı, Ergene; Trabzon'da Ortahisar; Şanlıurfa'da Eyyübiye, Haliliye, Karaköprü; Van'da Tuşba ve İpekyolu, Hatay'da Payas, Zonguldak'ta Kozlu ve Kilimli ilçeleri kurulacak. Denizli'nin Akköy ilçesinin ismi de Pamukkale olarak değişiyor. İstanbul Şişli'nin Ayazağa, Maslak ve Huzur mahalleleri Sarıyer'e bağlanacak. İstanbul Arnavutköy ilçesine bağlı Nakkaş, Bahşayış mahalleleri ile Büyükçekmece ilçesine bağlı Muratbey mahallesi Çatalca belediyesine katılacak. Ankara'nın Yenimahalle ilçesine bağlı Dodurga ve Alacaatlı mahallelerinin çevre yolu dışında kalan kısımları Şehitali mahallesi ile birleştirilecek. Şehitali, Aşağıyurtçu, Yukarıyurtçu, Ballıkuyumcu ve Fevziye Mahalleleri Etimesgut'a bağlanacak. Yenimahalle'nin Dodurga ve Alacaatlı mahalleleri de çevre yolu içinde kalan kısmı ile Çayyolu, Ahmet Taner Kışlalı, Ümit, Koru, Konutkent ve Yaşamkent mahalleleri Çankaya'ya katılacak. Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu kapsamında, il özel idarelerince kullanılan haklar, yetkiler ve görevler, il özel idaresi bulunmayan yerlerde Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı'nca kullanılacak. Taşınmaz kültür varlıklarının korunmasına katkı payı, defterdarlıklar açılan emanet hesaplarına aktarılacak. Toplanan paraların yüzde 20'lik kısmı, Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın öncelik vereceği projelerde kullanılacak. Kullanılmayan miktar, bakanlık bütçesine aktarılacak. -Yöreye özgü konutlar yapılacak- Büyükşehir ve ilçe belediyeleri, mahalleye dönüştürülen köylerde, yörenin geleneksel, kültürel ve mimari özelliklerine uygun tip mimari projeler yapacak ya da yaptıracak. Tüzel kişiliği kaldırılan köylerde görev yapan geçici ve gönüllü köy korucuları, halen görev yaptıkları yerlerde görev yapmaya devam edecek. Maden ruhsatı, jeotermal kaynaklar ve doğal mineralli sular ruhsatına ilişkin yetki ve görevler, il özel idarelerinin tüzel kişiliğinin kaldırıldığı illerde valiliklerce yürütülecek. Madencilik faaliyeti nedeniyle yolların bozulması, köprülerin çökmesi gibi oluşabilecek hasarlar telafi edilecek. Maden ruhsatları için il özel idareleri ve köylere hizmet götürme birliklerine verilen devlet hakkı, madenler için alınan harçlar, maden ihalelerinden elde edilen gelirler, valilik ve kaymakamlıklarca uygulanan idari para cezaları, ihaleler için alınan teminatlardan elde edilen gelirler genel bütçeye gelir kaydedilecek. Bu ödenekler öncelikle, madenin veya jeotermal ve doğal minarelli su kaynaklarının bulunduğu yere en yakın yerleşim yerlerinin altyapı ihtiyaçları için kullanılacak. Nüfusu 750 binden fazla olan illerin belediyeleri kanunla büyükşehir belediyesine dönüştürülebilecek. Büyükşehir belediyelerin sınırları il mülki sınırları, ilçe belediyelerinin sınırları bu ilçelerin mülki sınırları olacak. -Ulaşım Koordinasyon Merkezi kurulacak- Ulaşım Koordinasyon Merkezi kurulacak. Merkez, büyükşehir içindeki kara, deniz, su, göl ve demiryolu üzerindeki her türlü taşımacılık hizmetlerinin koordinasyon içinde yürütülmesini sağlayacak. Merkeze, Büyükşehir Belediye Başkanı ya da görevlendirdiği kişinin başkanlığında, yönetmelikle belirlenecek kamu kurum ve kuruluşları ile Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu'nun görevlendireceği ilgili odanın temsilcisi katılacak. Büyükşehir kapsamındaki belediyeler arasında hizmetlerin yerine getirilmesi bakımından uyum ve koordinasyon, büyükşehir belediyesi tarafından sağlanacak. Büyükşehir belediyesi ile ilçe belediyeleri veya ilçe belediyelerin kendi aralarında hizmetlerin yürütülmesiyle ilgili ihtilaf çıkması halinde, büyükşehir belediye meclisi yönlendirici ve düzenleyici kararlar almaya yetkili olacak. Belediyelerin otoparkla ilgili elde ettikleri gelirler, 45 gün içinde büyükşehir belediyesine aktarılacak. Bu gelir, sadece otopark yapımında kullanılacak, bunun dışındaki bir amaç için kullanılamayacak. -Nüfusu 500'ün altında mahalle kurulamayacak- Büyükşehir belediyesi bulunan yerlerde ayrılma yoluyla yeni bir belde kurulmasında, yeni kurulacak belde için aranan 50 binlik nüfus kriteri 20 bine düşecek. Belediye sınırları içinde nüfusu 500'ün altında mahalle kurulamayacak. Köyleri mahalleye dönüştürülen köylülerin, geçmişten beri kullandığı ''mera, yaylak ve kışlak'' gibi yerlerdeki hakları korunacak. Belediyeler; sağlık, eğitim, kültür tesis ve binalarının yanı sıra mabetlerin de yapım, bakım ve onarımını sağlayacak. Büyükşehir belediyeleri ile nüfusu 100 binin üzerindeki belediyeler, kadınlar ve çocuklar için konukevleri açmak zorunda olacak. -Amatör spor kulüplerine nakdi yardım- Büyükşehir ve ilçe belediyeleri, amatör spor kulüplerine nakdi yardım yapabilecek; yurt içi ve yurt dışı müsabakalarda üstün başarı gösteren veya derece alan sporcuların yanı sıra teknik yönetici, antrenör ve öğrencilere belediye meclis kararıyla ödül verebilecek. Belediyeler, mevzuata göre kuruluş izni verilen alanda kurulacak elektronik haberleşme istasyonlarına, kent ve yapı estetiği ile elektronik haberleşme hizmetlerinin gerekleri dikkate alınarak, yer seçim belgesi verecek. Bu belge karşılığında alınacak ücreti Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı belirleyecek. Belediye ve bağlı idareler, meclis kararıyla mabetlere indirimli bedelle ya da ücretsiz olarak içme ve kullanma suyu verebilecek. İl Özel İdarelerine ve Belediyelere Genel Bütçe Vergi Gelirlerinden Pay Verilmesi Hakkında Kanun'da yapılan değişiklikle payların hesaplanması ve oranı yeniden belirleniyor. Büyükşehir belediye sınırları içinde yapılan genel bütçe vergi gelirleri tahsilatı toplamının yüzde 6'sı ile bu tahsilatın toplamı üzerinden büyükşehirlerdeki ilçe belediyelerine ayrılan payların yüzde 30'u büyükşehir belediye payı olarak ayrılacak. -Katılma payı alınacak- Belediyeler, genişletilen yolun iki tarafında bulunan konut sahiplerinden yol harcamalarına katılma payı alabilecek. Vali ve büyükşehir belediye başkanlarına diplomatik pasaport verilecek. Mahalli idare birliklerinin taşıtlarına vergi muafiyeti getirilecek. Tüm acil çağrıları karşılamak üzere büyükşehirlerde başkanlık bünyesinde, diğer illerde ise valilikler bünyesinde 112 acil çağrı merkezleri kurulacak. -Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı kurulacak- Büyükşehir belediyelerinin bulunduğu illerde, kamu kurum ve kuruluşlarının yatırım ve hizmetlerinin etkin olarak yapılması, izlenmesi ve koordinasyonu, ilin tanıtımı, temsil, tören, ödüllendirme ve protokol hizmetlerinin yürütülmesi, ildeki kamu kurum ve kuruluşlarına rehberlik edilmesi ve bunların denetlenmesini gerçekleştirmek üzere valiye bağlı olarak Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı kurulacak. Başkanlık; afet yardım, acil çağrı, yatırım izleme, rehberlik ve denetim strateji ve koordinasyon ile idari müdürlükler kurabilecek. Tüzel kişilikleri kaldırılan il özel idarelerinin taşınır ve taşınmaz malları, bakanlıklara, ilgili kuruluşlara, bunların taşra teşkilatına, valiliklere, büyükşehir ve ilçe belediyesine devredilecek. Tüzel kişilikleri kaldırılan belediye ve köyler; personelini, taşınır ve taşınmazlarını, iş makineleri, diğer taşıtları, kamu kurum ve kuruluşlarına olan alacak ve borçlarını, katılacakları ilçe belediyesine kanunun yayımlandığı tarihten itibaren 1 ay içinde bildirecek. -Vergiler 5 yıl alınmayacak- Mahalleye dönüşen köylerde, tarım ve hayvancılık amaçlı yapılardaki işletmeler ile bu yerlerde oturanların ihtiyaçlarını karşılayacak bakkal, manav, berber, fırın, kahve, lokanta, pansiyonlar, büfeler işletme ruhsatı almış sayılacak. Bu işletmelerin bulunduğu binalardan, kanunun yayımlandığı tarihe kadar bitirilmiş olanlar da ruhsatlandırılmış sayılacak. Tüzel kişiliği kaldırılan köylerde emlak vergisi, Belediye Gelirleri Kanunu uyarınca alınması gereken vergi, harç ve katılım payları 5 yıl süreyle alınmayacak. Bu yerlerde içme ve kullanma suları için alınacak ücret, 5 yıl süreyle en düşük tarifenin yüzde 25'ini geçmeyecek şekilde belirlenecek. İçişleri Bakanlığı'na 106, Maliye Bakanlığı'na 27, Milli Eğitim Bakanlığı'na 48, Sağlık Bakanlığı'na 63, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı'na 27, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'na 33, Gençlik ve Spor Bakanlığı'na 9, Diyanet İşleri Başkanlığı'na 15, Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü'ne 18 ve Emniyet Genel Müdürlüğü'ne 3 kadro ihdası yapılacak. İstanbul ve Kocaeli hariç, büyükşehir belediyeleri, büyükşehir ilçe belediyeleri ve bağlı idareler, yatırım bütçelerinin en az yüzde 10'unu 10 yıl süreyle belediye sınırlarına dahil olan yerleşim yerlerinin altyapı hizmetleri için ayıracak. Nüfusu iki binin altındaki 559 belediyenin tüzel kişilikleri, ilk mahalli idareler genel seçiminden geçerli olmak üzere kaldırılacak ve bu belediyeler köye dönüştürülecek. Bu belediyelerin personeli, taşınır ve taşınmaz malları, hak, alacak ve borçları il özel idaresine devredilecek. Daha önce, birden fazla köy veya köy kısımlarının birleşmesiyle oluşan ve bu düzenlemeyle yeniden köye dönüşen belediyelerde, başka bir işleme gerek kalmaksızın birden fazla köy kurulabilecek.

Reklam Alanı (İçerik Sonrası) Bu alana reklam ver

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

İlahi Adalete Selâm

blank
Avatarı
Aksiyon ER tarafından
11 Aralık, 2025 11:33 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0
Reklam Alanı (İçerik Öncesi) Bu alana reklam ver

Ülkemizde 27 Mayıs 1960 ihtilâlinden beri, yarım asırlık darbeler tarihine baktığımızda; nereden nereye geldiğimizin sembolik göstergesi bu olayda, ilâhî adaletin tecellisini görürüz. İşin püf noktası şudur; Cenab-ı Hakkın 99 Esma-i Hüsna’sından (güzel isimlerinden) birisi (EL-ADL) ADALETTİR. Allah (c.c.) mutlak Âdildir. Mülkün (Kâinatın)temeli adalettir. Zerreden kürreye kadar tüm varlıklar; çok hassas, milimetrik bir denge üzerinde yaratılmış ve öylece devam etmektedir. Mevsimlerin gelip-gidişi, gündüzün geceyi takip edişi, dünyamızın ve diğer gezegenlerin yörüngesinde bir milim dahi şaşmadan hareket etmeleri, hepsi hassas dengeler üzerinde cereyan eden ilâhi adaletin eseridir. Adaletin olmadığı yerde zulüm ve haksızlık vardır. Denge bozulmuş demektir. Denge bozulunca da ayakta durulamaz, yıkım olur. Bu sebeple, Hz. Peygamberimiz Cuma hutbesinde; ”Şüphesiz Allah adaleti, iyiliği ve yakınlara yardımı emreder. Fuhşu, kötülüğü ve azgınlığı yasaklar. Tutasınız diye size (Allah) öğüt veriyor.” Mealindeki (Nahl 90.) ayeti okuyarak adaletin önemini izah etmiştir. Bu sünnet asırlardır İslam Aleminde her cuma hutbesinde devam etmektedir. Buna istinaden Hz. Peygamberimiz “Mülk küfürle devam edebilir. Ama zulümle asla ayakta kalamaz.” buyurmuştur. Divan edebiyatımızdan şu güzel mısraları günümüz Türkçesiyle veriyorum: Cümle eşya hâlikındır, kul eliyle işlenir, Emr-i Barî olmadıkça sanma ki, bir çöp deprenir. Hak kulundan intikamın, yine kul ile alır, Bilmeyen ilm-i ledünnü anı kul etti sanır. Ne kahrı desti-âdâdan (düşmanlar) ne lütfu âşinadan (dostlar) bil, Umûrun (işlerini) hakka tefviz(havale) et,Cenab-ı Kibriyadan bil. Şimdi yarım asır öncesine 27 mayıs 1960 darbesine bakalım: Demokratik yolla milletin ezici çoğunluğunun oylarıyla seçilmiş Menderes hükümeti, silahlı kuvvetlerce devriliyor, iktidar mensupları Yassı ada’da kurulan sözde Yüksek adalet divanında, ağır hakaretler altında yargılanıyor. Merhum Menderes ve iki bakan idam ediliyor. Genel Kurmay Başkanı Merhum Rüştü Erdelhun paşa idama mahkum ediliyor ve askerlerin hakaretlerine maruz kalıyordu. Daha sonra,12 mart 1971 muhtırası, 12 Eylül 1980 darbesi, uyarı, bildiri ve sair irtica teraneleriyle her 10 yılda bir milletin temsilcileri alaşağı ediliyor, değerleri çiğneniyordu. Müslüman Türk milleti üzülüyor, bunalıyor, ama sabırla vakarını koruyor, sokağa dökülmüyor, işi Allah’a havale ediyordu. En nihayet iktidara yürüyen, Sayın R.Tayyip Erdoğan, ders kitaplarında yer alan bir şiiri okuduğu için hapse atılıyordu. Hatta Başbakan iken partisi kapatılmaya ramak kalmıştı. Asıl görevi vatan savunması olan TSK nin bazı mensupları, hâlâ darbe planları yapıyor. Kaos ve dehşet senaryoları hazırlıyorlardı. İşte bütün bu olup biten haksızlık ve zulümler, naçiz kanaatime göre, gayretullah’a dokundu. Burç döndü, İlâhî adalet tecelli etti. 9 yıl önce hayal bile edemeyeceğimiz demokratik gelişme ve özgürlükler elde edildi. Tarafsız ve âdil yargı işbaşına geldi. Adaletten söz etmişken, İslam adalet sisteminden ve Osmanlı adaletinden birer örnek sunmak istiyorum. Übey-ibni Ka’b adındaki bir sahabi, Halife Hz.Ömer aleyhine bir dâva açar. Hakim Zeyd-ibni Sabit davetiye ile Hz. Ömer’i duruşmaya çağırır. Mahkeme salonuna gelen Hz.Ömer’e hakim tarafından yakınında bir yer gösterilmesi üzerine, Ömer; “Bu ne hal?” der. “Beni davacının yanında değil de kendi yakınında oturtman tarafgirliktir.” Hakim Zeyd’in cevabı şudur: -“Allah’a ve âhiret gününe imanı tam olan bir hakimin taraf tutması imkansızdır. Benim hep uyguladığım usulümdür. Dâvalıyı en yakınıma alarak, ifade verirken, göz ucuyla mimiklerini, vücut dilini ve ruh halini de anlamaya çalışırım.” Hz.Ömer teşekkür eder. Allah’a hamd eder. Osmanlı Devletinin altın yıllarında, Fatih Sultan Mehmet Han devrinde Konyalı bir tüccar, İtalya’dan kumaş ithal etmek ister. Venedik’ten gemiye yüklenen kumaşlar İstanbul’a doğru yola çıkmış, fakat yolda gemi batmıştı. Parasını alamayan Venedikli tüccar, Konya kadısına başvurmuş: -Ben görevimi yaptım. Malları gemiye yükledim. Paramı isterim. Konyalı tüccar ise: -Sipariş ettiğim malları teslim almış değilim. Bedelini ödemem mümkün değildir. Derler… Konya kadısı Hârim efendinin hükmü şudur: “Venedikli tacir siparişi gemiye yüklemiştir. Geminin batması yüce Allah’ın takdiridir. Venedikli davacı malın bedelini alacaktır.” Beklemediği bu adalet karşısında hayran kalan İtalyan tüccar, Hıristiyanlıktan ayrılıp, Kelime-i Şehâdet getirerek Müslüman olur… HÜDÂYA EMANET OLUNUZ…

Reklam Alanı (İçerik Sonrası) Bu alana reklam ver

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.