Reklam Alanı (Gövde Üst Reklam) Bu alana reklam ver

Çubuk 2023 Turşu Festivaline çok iyi hazırlandı

blank
MÜFİT ONBAŞI tarafından
01 Eylül, 2023 16:31 tarihinde yayınlandı /Güncelleme: 22.03.2024 12:05
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0
Reklam Alanı (İçerik Öncesi) Bu alana reklam ver

İç Anadolu’nun en çok ziyaretçi kabul eden başkent Ankara’ya 40 km Esenboğa Havalimanına 20 km uzaklıkta bulunan 2023 yılı 07 ile 10 Eylül arasında 4 gün sürecek eğlence ve şölenin adresi 16. Çubuk Kültür ve Turşu Festivali Çubuk Abad Parkında yapılacak.

Çubuk Turşu Festivali her yıl daha fazla ziyaretçiyi ağırlayarak günden güne adını daha fazla kitlelere duyurmaya devam ediyor.  Festival 2020 ve 2021 yıllarında pandemi den dolayı ertelenmişti. 2022 yılında adeta izdiham yaşanmıştı.

ÇUBUK TURŞU FESTİVALİ 2023 NE ZAMAN YAPILACAK? Şimdi sorusunu cevabını sizlere sunuyoruz.

Çubuk Belediyesi tarafından düzenlenen Çubuk Turşu Festivali için yeni tarih açıklandı, 07-10 Eylül 2023 tarihleri arasında yapılacağı duyuruldu. Her yıl Ağustos ayında tarladan toplanan turşuluk salatalıklar, Çubuk Turşu Festivalinde satılmak üzere yeni sezon ürünlerin hummalı bir çalışma sezonuna üreticiler girer. Genelde Eylül ayının ortalarında okullar açılmadan önce uygun bir tarih belirlenip yorucu bir festival maratonu başlar. Son bir kaç yıldır gelenek haline gelen Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Kampüsünde ilk ders zili Çubuk Turşusu kurularak başladığını da hatırlatmak isteriz.

Sevilen sanatçıların sahne alacağı, yöresel yemeklere doyacağınız 16.Uluslararası Çubuk Turşu Festivali başlıyor.

ÇITIR ÇITIR TURŞULAR BU FESTİVALDE

Damağınızda eşsiz lezzet bırakan coğrafi işaret tescilli çubuk tursunun birçok çeşitli festivalde satışa sunulacak. Tadına bakmadan geçemeyeceğiniz salatalık turşusu, fasulye turşusu,  ahlat turşusu, acur turşusu, kayısı turşusu, kozalak turşusu, lahana turşusu, gibi birbirinden lezzetli birçok turşu çeşidi Ankaralıları ve misafirleri festivalde bekliyor.

BİRBİRİNDEN ÜNLÜ İSİMLER SAHNE ALACAK

7 Eylül tarihinde başlayıp 10 Eylül tarihine kadar devam edecek olan 16. Uluslararası Çubuk Kültür ve Turşu Festival program akışı şu şekilde;

7 Eylül Perşembe: Mustafa Ceceli

8 Eylül Cuma: Semicenk

9 Eylül Cumartesi: Demet Akalın

10 Eylül Pazar: Özgür Can Çoban

Festivalde saat 20:30 da başlayacak müzik eğlencesinin isimler de şöyle;

7 Eylül Perşembe: Umut Çakır

8 Eylül Cuma: Çubuklu Yaşar

9 Eylül Cumartesi: Mustafa Kemal Şimşek

10 Eylül Pazar: Kenan Aydos

Ankara'nın en sevilen firmaları 16.Uluslararası Çubuk Kültür ve Turşu Festivali’nde yerini alacak. 4 gün 4 büyük konserle gerçekleşecek olan festivalde kadınlar, gençler, erkekler kısacası herkes istediği tarzda kıyafetlere ulaşabilecek. Vatandaşlar festivalde hem doyasıya eğlenecek hem de alışverişin tadını çıkarak.

Gastronominin Merkezi Çubuk’ta Ne Yemelisiniz?

-Çubuk Homaçası

-Çubuk Döner

-Çubuk Gözlemesi

-Çubuk Baklavası

-Çubuk Bazlaması

-Çubuk Tandır Böreği

-Çubuk Höşmerimi

-Çubuk Cızlaması

-Çubuk Vişne Hoşafı

-Çubuk Toyga Aşı

-Çubuk İşkembe Çorbası

-Çubuk Döşeme Ekmeği

-Çubuk Kavurması

-Çubuk Turşusu

-Çubuk Köftesi

Reklam Alanı (İçerik Sonrası) Bu alana reklam ver

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

İlahi Adalete Selâm

blank
Avatarı
Aksiyon ER tarafından
11 Aralık, 2025 11:33 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0
Reklam Alanı (İçerik Öncesi) Bu alana reklam ver

Ülkemizde 27 Mayıs 1960 ihtilâlinden beri, yarım asırlık darbeler tarihine baktığımızda; nereden nereye geldiğimizin sembolik göstergesi bu olayda, ilâhî adaletin tecellisini görürüz. İşin püf noktası şudur; Cenab-ı Hakkın 99 Esma-i Hüsna’sından (güzel isimlerinden) birisi (EL-ADL) ADALETTİR. Allah (c.c.) mutlak Âdildir. Mülkün (Kâinatın)temeli adalettir. Zerreden kürreye kadar tüm varlıklar; çok hassas, milimetrik bir denge üzerinde yaratılmış ve öylece devam etmektedir. Mevsimlerin gelip-gidişi, gündüzün geceyi takip edişi, dünyamızın ve diğer gezegenlerin yörüngesinde bir milim dahi şaşmadan hareket etmeleri, hepsi hassas dengeler üzerinde cereyan eden ilâhi adaletin eseridir. Adaletin olmadığı yerde zulüm ve haksızlık vardır. Denge bozulmuş demektir. Denge bozulunca da ayakta durulamaz, yıkım olur. Bu sebeple, Hz. Peygamberimiz Cuma hutbesinde; ”Şüphesiz Allah adaleti, iyiliği ve yakınlara yardımı emreder. Fuhşu, kötülüğü ve azgınlığı yasaklar. Tutasınız diye size (Allah) öğüt veriyor.” Mealindeki (Nahl 90.) ayeti okuyarak adaletin önemini izah etmiştir. Bu sünnet asırlardır İslam Aleminde her cuma hutbesinde devam etmektedir. Buna istinaden Hz. Peygamberimiz “Mülk küfürle devam edebilir. Ama zulümle asla ayakta kalamaz.” buyurmuştur. Divan edebiyatımızdan şu güzel mısraları günümüz Türkçesiyle veriyorum: Cümle eşya hâlikındır, kul eliyle işlenir, Emr-i Barî olmadıkça sanma ki, bir çöp deprenir. Hak kulundan intikamın, yine kul ile alır, Bilmeyen ilm-i ledünnü anı kul etti sanır. Ne kahrı desti-âdâdan (düşmanlar) ne lütfu âşinadan (dostlar) bil, Umûrun (işlerini) hakka tefviz(havale) et,Cenab-ı Kibriyadan bil. Şimdi yarım asır öncesine 27 mayıs 1960 darbesine bakalım: Demokratik yolla milletin ezici çoğunluğunun oylarıyla seçilmiş Menderes hükümeti, silahlı kuvvetlerce devriliyor, iktidar mensupları Yassı ada’da kurulan sözde Yüksek adalet divanında, ağır hakaretler altında yargılanıyor. Merhum Menderes ve iki bakan idam ediliyor. Genel Kurmay Başkanı Merhum Rüştü Erdelhun paşa idama mahkum ediliyor ve askerlerin hakaretlerine maruz kalıyordu. Daha sonra,12 mart 1971 muhtırası, 12 Eylül 1980 darbesi, uyarı, bildiri ve sair irtica teraneleriyle her 10 yılda bir milletin temsilcileri alaşağı ediliyor, değerleri çiğneniyordu. Müslüman Türk milleti üzülüyor, bunalıyor, ama sabırla vakarını koruyor, sokağa dökülmüyor, işi Allah’a havale ediyordu. En nihayet iktidara yürüyen, Sayın R.Tayyip Erdoğan, ders kitaplarında yer alan bir şiiri okuduğu için hapse atılıyordu. Hatta Başbakan iken partisi kapatılmaya ramak kalmıştı. Asıl görevi vatan savunması olan TSK nin bazı mensupları, hâlâ darbe planları yapıyor. Kaos ve dehşet senaryoları hazırlıyorlardı. İşte bütün bu olup biten haksızlık ve zulümler, naçiz kanaatime göre, gayretullah’a dokundu. Burç döndü, İlâhî adalet tecelli etti. 9 yıl önce hayal bile edemeyeceğimiz demokratik gelişme ve özgürlükler elde edildi. Tarafsız ve âdil yargı işbaşına geldi. Adaletten söz etmişken, İslam adalet sisteminden ve Osmanlı adaletinden birer örnek sunmak istiyorum. Übey-ibni Ka’b adındaki bir sahabi, Halife Hz.Ömer aleyhine bir dâva açar. Hakim Zeyd-ibni Sabit davetiye ile Hz. Ömer’i duruşmaya çağırır. Mahkeme salonuna gelen Hz.Ömer’e hakim tarafından yakınında bir yer gösterilmesi üzerine, Ömer; “Bu ne hal?” der. “Beni davacının yanında değil de kendi yakınında oturtman tarafgirliktir.” Hakim Zeyd’in cevabı şudur: -“Allah’a ve âhiret gününe imanı tam olan bir hakimin taraf tutması imkansızdır. Benim hep uyguladığım usulümdür. Dâvalıyı en yakınıma alarak, ifade verirken, göz ucuyla mimiklerini, vücut dilini ve ruh halini de anlamaya çalışırım.” Hz.Ömer teşekkür eder. Allah’a hamd eder. Osmanlı Devletinin altın yıllarında, Fatih Sultan Mehmet Han devrinde Konyalı bir tüccar, İtalya’dan kumaş ithal etmek ister. Venedik’ten gemiye yüklenen kumaşlar İstanbul’a doğru yola çıkmış, fakat yolda gemi batmıştı. Parasını alamayan Venedikli tüccar, Konya kadısına başvurmuş: -Ben görevimi yaptım. Malları gemiye yükledim. Paramı isterim. Konyalı tüccar ise: -Sipariş ettiğim malları teslim almış değilim. Bedelini ödemem mümkün değildir. Derler… Konya kadısı Hârim efendinin hükmü şudur: “Venedikli tacir siparişi gemiye yüklemiştir. Geminin batması yüce Allah’ın takdiridir. Venedikli davacı malın bedelini alacaktır.” Beklemediği bu adalet karşısında hayran kalan İtalyan tüccar, Hıristiyanlıktan ayrılıp, Kelime-i Şehâdet getirerek Müslüman olur… HÜDÂYA EMANET OLUNUZ…

Reklam Alanı (İçerik Sonrası) Bu alana reklam ver

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.