Reklam Alanı (Gövde Üst Reklam) Bu alana reklam ver

Başkentten İlçelere Yatırım

MÜFİT ONBAŞI tarafından
28 Kasım, 2011 14:58 tarihinde yayınlandı /Güncelleme: 22.03.2024 12:08
Okuma Süresi: 4dk
Yorum Sayısı: 0
Reklam Alanı (İçerik Öncesi) Bu alana reklam ver

Başkentten İlçelere Yatırım Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Büyükşehir Belediyesi sınırlarına dahil olan ilçelerde de alt yapı çalışmalarının aralıksız sürdürüldüğünü söyledi. 5216 sayılı yasanın yürürlüğe girmesiyle mücavir alan sınırları genişleyen Büyükşehir Belediyesi'nin, Başkent'in merkezinde gerçekleştirdiği hizmetleri sınırları içerisindeki en ücra köylere kadar götürdüğünü kaydeden Başkan Gökçek, "Büyükşehir sınırlarına giren 8 ilçenin içme suyu, atık su ve yağmur suyuna yönelik alt yapı yatırımlarını gerçekleştirirken, bölgesel bazda içme suyu ve atık su arıtma tesislerini de inşa ederek, hizmete açıyoruz." dedi.  Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Büyükşehir Belediyesi sınırlarına dahil olan ilçelerde de alt yapı çalışmalarının aralıksız sürdürüldüğünü söyledi. 5216 sayılı yasanın yürürlüğe girmesiyle mücavir alan sınırları genişleyen Büyükşehir Belediyesi'nin, Başkent'in merkezinde gerçekleştirdiği hizmetleri sınırları içerisindeki en ücra köylere kadar götürdüğünü kaydeden Başkan Gökçek, "Büyükşehir sınırlarına giren 8 ilçenin içme suyu, atık su ve yağmur suyuna yönelik alt yapı yatırımlarını gerçekleştirirken, bölgesel bazda içme suyu ve atık su arıtma tesislerini de inşa ederek, hizmete açıyoruz." dedi. Ankara Büyükşehir?Belediye Başkanı Melih Gökçek, bölge halkının ihtiyacına en kısa sürede ve en sağlıklı şekilde cevap vermek amacıyla çalışmaların aralıksız sürdürüldüğünü belirterek, içme suyu ve kanalizasyonu olmayan ilçe, mahalle ve orman köyü kalmayacağını söyledi. Yasa ile Ankara'nın merkez ilçesi konumuna gelen Akyurt, Ayaş, Bala, Çubuk, Elmadağ, Kalecik, Kazan ve Pursaklar'da adeta alt yapı atağı gerçekleştirdiklerini anlatan Başkan Gökçek, "Büyükşehir'e dahil olan bu ilçelerimizin öncelikle alt yapı ve alt yapı ile bağlantılı üst yapı ihtiyaçlarını temin ederek temiz, sağlıklı su içmelerini sağladık. Üst yapı kapsamında özellikle köylerde küçük kapasiteli su depoları, içme suyu ve atıksu arıtma tesislerinin inşasını gerçekleştirdik." diye konuştu. Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin sorumluluk alanlarının genişlemesiyle birlikte Başkentlilerin yanı sıra bu bölgelerde yaşayan vatandaşların da aynı hizmeti almaya başladığını kaydeden Başkan Gökçek, yapılan çalışmalar kapsamında 8 ilçeye toplam 892 bin 15 metre içme suyu, 417 bin 324 metre atık su ile 166 bin 712 metre yağmur suyu hattı döşendiğini ifade etti. Başkan Gökçek, buna göre 8 ilçeye toplam 1 milyon 476 bin 51 metre uzunluğunda hat döşendiğini belirtti. Büyükşehir Belediyesi'nin yapmış olduğu yatırımların dışında ASKİ Genel Müdürlüğü'nün temiz ve sağlıklı içme suyu ihtiyacının karşılanması, atık ve yağmur su tahliyesinin sağlanması, arıtma tesislerinin inşası için toplam 334 milyon 955 bin 976 liralık yatırım yaptığını ifade eden Gökçek, ASKİ tarafından, 2005 ile 2011 yılları arasında ilçelere yapılan yatırımlar hakkında da şu bilgileri verdi: Akyurt İLÇESİ Akyurt'ta ASKİ'nin gerçekleştirdiği alt yapı çalışmaları çerçevesinde toplam 150 bin 259 metre alt yapı borusu döşendi. Bunun 76 bin 426 metresi içme suyu borusu, 66 bin 360 metresi atık su borusu, 7 bin 473 metresi de yağmur suyu borusu oldu. Akyurt'ta ayrıca, köylerin su ihtiyacını karşılayacak 6 adet su deposu ile bir adet pompa istasyonu yapıldı. AYAŞ İLÇESİ Yasayla Başkent'e dahil olan ve 58 kilometrelik mesafede bulunan Ayaş'ın merkez ve orman köyleri dahil olmak üzere, 47 bin 778 metre içme suyu borusu, 14 bin 618 metre atık su borusu ile 200 metre yağmur suyu borusu olmak üzere toplamda 62 bin 596 metre uzunluğunda alt yapı hattı döşenmiş oldu. Ayaş'ın köylerine 7 adet depo, bir adet pompa istasyonu yapılırken, bölgenin atık sularını arıtmak üzere ileri arıtım teknolojisinin tüm imkanlarının kullanıldığı 6 bin 500 metreküp kapasiteli "Ayaş Atıksu Arıtma Tesisi" inşa edildi. Bala İLÇESİ Ankara'ya 67 kilometre mesafedeki Bala ilçesinde alt yapı sorunlarını en aza indirmek amacıyla 161 bin 359 metre içme suyu, 26 bin 747 metre atık su, 3 bin 683 metre yağmur suyu borusu döşemesi gerçekleştirildi. Bala'ya yapılan toplam alt yapı uzunluğu 191 bin 789 metre olurken, ayrıca köylere 3 adet depo, 1 adet pompa istasyonu yapıldı. ÇUBUK İLÇESİ Başkent sınırlarına dahil olan ilçeler arasında en fazla yatırım yapılan yerlerden biri olan Çubuk'a, 257 bin 638 metre içme suyu, 178 bin 573 metre atık su ile 73 bin 573 metre yağmur suyu borusu döşendi. Toplamda 509 bin 784 metre uzunluğunda altyapı gerçekleştirilen ilçenin köylerine de 11 adet su deposu, 1 adet pompa istasyonu, 1 adet 26 bin metreküp kapasiteli içme suyu, 1 adet 19 bin 200 metreküp kapasiteli Atıksu Arıtma Tesisi'nin yapımı gerçekleştirildi. Ayrıca 23 bin 850 metre de büyük çaplı ana isale hattı yapıldı. Elmadağ İLÇESİ Elmadağlıların uzun yıllardır yaşadığı içme suyu sorunu, ilçenin Büyükşehir Belediyesi'nin sınırlarına dahil olmasının ardından büyük oranda çözüme kavuşturuldu. ASKİ, Elmadağ'ın alt yapısını güçlendirmek için 79 bin 171 metre içme suyu, 69 bin 24 metre yağmur suyu, 9 bin 910 metre atık su borusu döşedi. Böylece Elmadağ'a 158 bin 105 metre uzunluğunda alt yapı hattı döşenmiş oldu. Ayrıca köylere 3 adet su deposu ile 1 adet 8 bin 700 metreküp kapasiteye sahip Atıksu Arıtma Tesisi inşa edildi. KALECİK İLÇESİ Başkent'in, kuzeyinde yer alan Kalecik İlçesi'ne 21 bin 912 metre içme suyu, 3 bin 988 metre atık su, 5 bin 525 metre ise yağmur suyu borusu döşenirken, toplamda 31 bin 425 metre alt yapı döşenmiş oldu. Ayrıca bir adet 2 bin 500 metreküp kapasiteli Atıksu arıtma tesisi yapıldı. KAZAN İLÇESİ Sanayi bölgesi olma özelliğine de sahip Kazan İlçesi'ne alt ve üst yapıda ASKİ tarafından bir çok yatırım gerçekleştirildi. Alt yapı çalışmalarında ilçenin ihtiyaçları doğrultusunda 185 bin131 metre içme suyu, 16 bin 859 metre atıksu, 23 bin 196 metre yağmur suyu borusu ile toplamda 225 bin 186 metre uzunluğunda alt yapı inşa edildi. Köylere 8 adet depo ile Kurtboğazı Baraj Hattına su gönderen Uçarı-İçören kuyularına da pompa istasyonu yapıldı. Ayrıca 31 bin 337 metre Ana İsale Hattı yapımı gerçekleştirilirken, 30 bin metreküp kapasiteli içme suyu, 15 bin metreküp kapasiteli de Atıksu Arıtma Tesisi inşa edilerek hizmete alındı. Pursaklar İLÇESİ Ankara'nın kuzeyinde Esenboğa yolu üzerinde bulunan Pursaklar İlçesi, gerek nüfus artışı gerekse uygulanan projeler sayesinde en hızla gelişen bölgelerden biri oldu. ASKİ, Pursaklar'ın alt yapısında 62 bin 600 metre içme suyu borusu, 41 bin 155 metre atık su borusu, 19 bin 592 metre ise yağmur suyu borusundan oluşan hat döşemesi gerçekleştirdi. Alt yapıda döşenen hattın uzunluğu 123 bin 347 metre oldu. Ayrıca yine bu bölgeye 2 adet depo, bir adet pompa istasyonu ile 42 bin metreküp kapasiteli Karaköy Atıksu Arıtma Tesisi inşa edildi. haberler.com
Reklam Alanı (İçerik Sonrası) Bu alana reklam ver

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

İlahi Adalete Selâm

blank
Avatarı
Aksiyon ER tarafından
11 Aralık, 2025 11:33 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0
Reklam Alanı (İçerik Öncesi) Bu alana reklam ver

Ülkemizde 27 Mayıs 1960 ihtilâlinden beri, yarım asırlık darbeler tarihine baktığımızda; nereden nereye geldiğimizin sembolik göstergesi bu olayda, ilâhî adaletin tecellisini görürüz. İşin püf noktası şudur; Cenab-ı Hakkın 99 Esma-i Hüsna’sından (güzel isimlerinden) birisi (EL-ADL) ADALETTİR. Allah (c.c.) mutlak Âdildir. Mülkün (Kâinatın)temeli adalettir. Zerreden kürreye kadar tüm varlıklar; çok hassas, milimetrik bir denge üzerinde yaratılmış ve öylece devam etmektedir. Mevsimlerin gelip-gidişi, gündüzün geceyi takip edişi, dünyamızın ve diğer gezegenlerin yörüngesinde bir milim dahi şaşmadan hareket etmeleri, hepsi hassas dengeler üzerinde cereyan eden ilâhi adaletin eseridir. Adaletin olmadığı yerde zulüm ve haksızlık vardır. Denge bozulmuş demektir. Denge bozulunca da ayakta durulamaz, yıkım olur. Bu sebeple, Hz. Peygamberimiz Cuma hutbesinde; ”Şüphesiz Allah adaleti, iyiliği ve yakınlara yardımı emreder. Fuhşu, kötülüğü ve azgınlığı yasaklar. Tutasınız diye size (Allah) öğüt veriyor.” Mealindeki (Nahl 90.) ayeti okuyarak adaletin önemini izah etmiştir. Bu sünnet asırlardır İslam Aleminde her cuma hutbesinde devam etmektedir. Buna istinaden Hz. Peygamberimiz “Mülk küfürle devam edebilir. Ama zulümle asla ayakta kalamaz.” buyurmuştur. Divan edebiyatımızdan şu güzel mısraları günümüz Türkçesiyle veriyorum: Cümle eşya hâlikındır, kul eliyle işlenir, Emr-i Barî olmadıkça sanma ki, bir çöp deprenir. Hak kulundan intikamın, yine kul ile alır, Bilmeyen ilm-i ledünnü anı kul etti sanır. Ne kahrı desti-âdâdan (düşmanlar) ne lütfu âşinadan (dostlar) bil, Umûrun (işlerini) hakka tefviz(havale) et,Cenab-ı Kibriyadan bil. Şimdi yarım asır öncesine 27 mayıs 1960 darbesine bakalım: Demokratik yolla milletin ezici çoğunluğunun oylarıyla seçilmiş Menderes hükümeti, silahlı kuvvetlerce devriliyor, iktidar mensupları Yassı ada’da kurulan sözde Yüksek adalet divanında, ağır hakaretler altında yargılanıyor. Merhum Menderes ve iki bakan idam ediliyor. Genel Kurmay Başkanı Merhum Rüştü Erdelhun paşa idama mahkum ediliyor ve askerlerin hakaretlerine maruz kalıyordu. Daha sonra,12 mart 1971 muhtırası, 12 Eylül 1980 darbesi, uyarı, bildiri ve sair irtica teraneleriyle her 10 yılda bir milletin temsilcileri alaşağı ediliyor, değerleri çiğneniyordu. Müslüman Türk milleti üzülüyor, bunalıyor, ama sabırla vakarını koruyor, sokağa dökülmüyor, işi Allah’a havale ediyordu. En nihayet iktidara yürüyen, Sayın R.Tayyip Erdoğan, ders kitaplarında yer alan bir şiiri okuduğu için hapse atılıyordu. Hatta Başbakan iken partisi kapatılmaya ramak kalmıştı. Asıl görevi vatan savunması olan TSK nin bazı mensupları, hâlâ darbe planları yapıyor. Kaos ve dehşet senaryoları hazırlıyorlardı. İşte bütün bu olup biten haksızlık ve zulümler, naçiz kanaatime göre, gayretullah’a dokundu. Burç döndü, İlâhî adalet tecelli etti. 9 yıl önce hayal bile edemeyeceğimiz demokratik gelişme ve özgürlükler elde edildi. Tarafsız ve âdil yargı işbaşına geldi. Adaletten söz etmişken, İslam adalet sisteminden ve Osmanlı adaletinden birer örnek sunmak istiyorum. Übey-ibni Ka’b adındaki bir sahabi, Halife Hz.Ömer aleyhine bir dâva açar. Hakim Zeyd-ibni Sabit davetiye ile Hz. Ömer’i duruşmaya çağırır. Mahkeme salonuna gelen Hz.Ömer’e hakim tarafından yakınında bir yer gösterilmesi üzerine, Ömer; “Bu ne hal?” der. “Beni davacının yanında değil de kendi yakınında oturtman tarafgirliktir.” Hakim Zeyd’in cevabı şudur: -“Allah’a ve âhiret gününe imanı tam olan bir hakimin taraf tutması imkansızdır. Benim hep uyguladığım usulümdür. Dâvalıyı en yakınıma alarak, ifade verirken, göz ucuyla mimiklerini, vücut dilini ve ruh halini de anlamaya çalışırım.” Hz.Ömer teşekkür eder. Allah’a hamd eder. Osmanlı Devletinin altın yıllarında, Fatih Sultan Mehmet Han devrinde Konyalı bir tüccar, İtalya’dan kumaş ithal etmek ister. Venedik’ten gemiye yüklenen kumaşlar İstanbul’a doğru yola çıkmış, fakat yolda gemi batmıştı. Parasını alamayan Venedikli tüccar, Konya kadısına başvurmuş: -Ben görevimi yaptım. Malları gemiye yükledim. Paramı isterim. Konyalı tüccar ise: -Sipariş ettiğim malları teslim almış değilim. Bedelini ödemem mümkün değildir. Derler… Konya kadısı Hârim efendinin hükmü şudur: “Venedikli tacir siparişi gemiye yüklemiştir. Geminin batması yüce Allah’ın takdiridir. Venedikli davacı malın bedelini alacaktır.” Beklemediği bu adalet karşısında hayran kalan İtalyan tüccar, Hıristiyanlıktan ayrılıp, Kelime-i Şehâdet getirerek Müslüman olur… HÜDÂYA EMANET OLUNUZ…

Reklam Alanı (İçerik Sonrası) Bu alana reklam ver

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.