Reklam Alanı (Gövde Üst Reklam) Bu alana reklam ver

G.Saray’da Transferde Ret!

MÜFİT ONBAŞI tarafından
13 Kasım, 2012 10:43 tarihinde yayınlandı /Güncelleme: 22.03.2024 12:07
Okuma Süresi: 2dk
Yorum Sayısı: 0
Reklam Alanı (İçerik Öncesi) Bu alana reklam ver

Ara transfer dönemi için transfer çalışmalarını sürdüren Galatasaray'ın eski aşkı yeniden alevlendi.

Geçtiğimiz sezon başında Fenerbahçe ile anlaşmaya varan ancak sarı-lacivertli kulüp ile Eskişehirspor arasındaki bonservis krizi yüzünden transferi askıya alınan Alper Potuk için son anda Galatasaray devreye girmiş ve milli oyuncuyu resmen istemişti.

Galatasaray Yönetim Kurulu Üyesi Abdürrahim Albayrak ile Eskişehirspor Başkanı Halil Ünal arasında yapılan transfer görüşmelerinde Alper Potuk'a karşılık 3 milyon euro artı Ceyhun Gülselam ve Çağlar Birinci önerilmişti.

ESKİŞEHİRSPOR 'PARA' DİYOR! 

Galatasaray'dan gelen bonservis bedeli artı takas teklifini geri çeviren Eskişehirspor, Alper için belirlediği 5 milyon euroluk bonservis bedelinden geri adım atmadı. Ara transfer dönemi için şimdiden harekete geçen ve Alper Potuk için de nabız yoklamaya başlayan sarı-kırmızılı yönetime bir rest daha geldi!

Alper için Eskişehirspor'a Furkan Özçal, Sercan Yıldırım ve Ceyhun Gülselam'ı teklif etmeye hazırlanan sarı-kırmızılı yönetime, Eskişehirspor'dan üstü kapalı bir rest cevabı daha geldi.

Alper Potuk'un satmayı düşünmediklerini Abdürrahim Albayrak'a ileten Halil Ünal, milli futbolcunun bonservis bedelini 5 milyon euro olarak belirlediklerini ve bu rakamı getiren kulüp ile transfer görüşmelerine başlayabileceklerini ifade etti.

Galatasaray'a transferi söz konusu olan Alper Potuk ise transfer iddiaları hakkında bir açıklama yapmaktan kaçınırken; kararı Eskişehirspor Kulübü'nün vereceğini ve kendisinin de bu doğrultuda hareket edeceğini belirtti.

ESKİŞEHİRSPOR'DA FUTBOLCULAR İSYANDA!

Spor Toto Süper Lig'de bu sezon oldukça iyi sonuçların altına imza atan Eskişehirspor'da bazı ekonomik sıkıntılar da ortaya çıkmaya başladı. Sivasspor ile oynanan maçın ardından futbolculara ödenmeyen galibiyet primi, kulüp içerisinde kısa süreli krize yol açarken; yaşanan gerilime başkan Halil Ünal müdahale etti ve ödemelerin kısa süre içerisinde yapılacağını aktardı. Futbolcuların maaş ve prim ödemelerinde sıkıntı yaşayan Eskişehirspor, aynı zamanda kulüp personellerinin maaşlarını da 2 ay geriden gelerek ödüyor.

BİR BAKIŞTA ALPER POTUK

Ara transfer döneminin yıldızı olması beklenen ve değeri 10 milyon euro olarak belirlenen Alper Potuk kimdir? Kısaca bir bakalım... 2008 yılında Eskişehirspor'un altyapısına transfer olan Alper Potuk, 2009 yılında profesyonel sözleşmenin altına imza attı.

U20 ve U21 Milli Takımları'nın yanı sıra Eskişehirspor'da da az süre almasına rağmen teknik kapasitesi ve oyun zekası ile dev takımların dikkatini çeken Alper, 2009'dan bu yana sadece 85 maça çıktı ve şu anda yerli futbolcular arasında Türkiye'nin en yüksek bonservis bedeline sahip olma potansiyelini elinde bulunduruyor.

ALPER İÇİN BİR GÖRÜŞ: RIZA ÇALIMBAY (TEKNİK DİREKTÖR)

Alper Potuk'u Eskişehirspor'a kazandıran teknik direktör Rıza Çalımbay 22 yaşındaki oyuncu hakkında övgü dolu sözler sarfediyor. Alper'in Türkiye'nin en yetenekli futbolcularından biri olduğunu belirten Çalımbay, "Alper için konuşulan bonservis bedelleri şu anda herkese yüksek gelebilir ancak zaman geçtikçe herkes çok daha iyi anlayacak. Alper şu anda yüzde 60 performansla oynuyor ve zamanla daha da iyi olacak. Alper, sadece yetenekleriyle değil karakteri ve sosyal yaşantısı ile ideal bir futbolcu" dedi.

Reklam Alanı (İçerik Sonrası) Bu alana reklam ver

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.

Kanser nezle gibi tedavi edilebilecek

blank
MÜFİT ONBAŞI tarafından
14 Aralık, 2025 11:48 tarihinde yayınlandı
Okuma Süresi: 3dk
Yorum Sayısı: 0
Reklam Alanı (İçerik Öncesi) Bu alana reklam ver

Dünyada kanser olarak bilinen hastalık, 2018 yılında Amerika ve Japonya’dan iki bilim adamı, “immüno-onkoloji” olarak adlandırılan yeni bir onkoloji tedavi yöntemi için tıpta Nobel Ödülü alması ile bambaşka bir yöne çevrildi.

Çok tehlikeli ve korkunç olarak bilenen kanser, yakın zamanda evde nezle gibi tedavi edilebilir

Bir zamanlar tedavi edilemeyen ve birçok kişinin korkunç acılar içinde ölümüne sebep olan iskorbüt hastalığı tedavi edilemiyor ve her hangi bir ilacı yoktu. Ancak daha sonra bu hastalığa C vitamini eksikliğinin yol açtığı ortaya çıkmıştı. Bugün iskorbüt hastalığına hiç kimse yakalanmıyor. Öyle görünüyor ki, korkunç ve ölümcül bir hastalık olan “kanseri” de aynı kader bekliyor. Bunun nedeni, işlenmiş gıdaların kullanımı ve vitamin eksikliğidir. İnsanların bunu önceden bildiği, fakat kar etme tutkusundan dolayı sessiz kaldığı düşünülünce dehşete kapılmamak mümkün değil. Bugün aldığım bilgiye karşı farklı tutum gösterilebilir, ancak ben sadece sizinle paylaşmak istedim, unutmayın; “Kanser” denen bir hastalık yoktur. Kanser, sadece B17 vitamini eksikliğinden başka bir şey değildir. Ağır yan etkileri olan kemoterapi, ilaç tedavisi ve ameliyatı kabul etmeyin! Eski zamanlarda denizcilerin iskorbüt hastalığından müzdarip olduklarını hatırlayın, birçok kişi bu hastalıktan ölüyordu! Bazı kişiler de bundan sürekli kazanç elde ediyordu. Daha sonra ise iskorbütün sadece C vitamini eksikliğinden kaynaklandığını ortaya çıktı. Yani bu bir hastalık değildi! Kanser de aynı şey. Sömürgeciler ve insanlığın düşmanları tam bir kanser endüstrisi inşa ettiler ve çok büyük paralar kazanıyorlar.

Kanserin önlenmesi ve tedavisi hakkında bilmemiz gerekenler

Onkoloji endüstrisi II. Dünya Savaşından sonra büyümeye başladı. Kanserle mücadele etmek için her hangi bir prosedüre, tedavi kürlerine ve masraflara gerek yok! Bunların hepsi, sömürgecilerin ceplerini doldurmak içindir, çünkü kanser tedavisi uzun zaman önce bulunmuştur. Kanser sadece B17 vitaminin eksikliği olduğundan, her gün 15-20 kayısı çekirdeği tüketmemiz yeterli olur. Buğday filizi (tomurcukları) yiyin. Buğday filizi müthiş bir kanser ilacıdır. Bu, tüm kanser önleyici maddelerin en güçlüsü olan sıvı oksijenin ve laetril’in en iyi kaynağıdır. Bu madde, B 17 vitaminin (amigdalin’in) özüdür ve elma çekirdeklerinde bulunur. “Kanserin Ölümü” adlı kitabında Doktor Harold Manner, letril’in etkisinin kanser tedavisinde  % 90’ın üzerinde olduğunu yazmıştır!*

Amygdalin (B 17 Vitaminin) kaynakları

Tohum veya meyve tohumları doğadaki B 17 vitamininin konsantrasyon halidir. Bu, elma, kayısı, şeftali, armut ve kuru erik çekirdeklerini kapsıyor.  Fasulye filizi, mercimek filizi, lima fasülyesi ve bezelye gibi baklagiller ve tahıllar. Acı badem (doğada en zengin B 17 vitamini kaynağı) ve Hint bademi. Her türlü dut, yabanmersini, ahududu ve çilek. Susam ve keten tohumu.  Yulaf, arpa, kahverengi pirinç, buğday, darı, keten ve çavdar. Bu Vitamin ayrıca mayada, ham pirinçte ve balkabağında bulunur.

Kanser karşıtı ürünlerin listesi

Kayısılar (çekirdekler). Diğer meyvelerin çekirdekleri / tohumları: Elma. Vişne. Şeftali. Kültür eriği. Erik. Armut. Lima fasulyesi. Bulaşık deterjanın ve sıvı sabunun parçacıklarının vücuda girmesi, kanserin başlamasının ana nedenidir.* Bulaşıkları ne kadar iyi durulasanız durulayın, ufak bir deterjan parçası bulaşıkların üzerinde kalır ve vücudunuza girer. Bu zararlı maddeleri tamamen hayatınızdan çıkartmak istemiyorsanız, bunun da basit bir çözümü var. Bulaşık deterjanını (ve sıvı sabunu) sirke ile 50: 50 oranında karıştırın. İşte bu kadar! Artık asla kansere yakalanmayacaksınız! Dondurulmuş limonlar - kansere çaredir Bunu bilmiyor muydunuz? Restoranlar ve kafelerdeki birçok uzman, tüm limonları kullanır veya tüketir ve hiçbir şeyi boşa harcamazlar.* Bütün limonu israf etmeden nasıl mı kullanabiliriz? Son derece basit! Yıkanmış limonu buzdolabınızın dondurucusuna koyun. Limon dondurulduktan sonra rendeyi alın, tüm limonu rendeleyin (kabuğunu soymadan) ve yemeklerin üzerine serpin. Limonu sebze salatalarına, dondurmaya, çorbalara, pilav ve bulgura, makarnaya, spagettiye, pirince, suşiye, balık yemeklerine vs… katın. Bu liste sonsuza kadar devam edebilir. Tüm yemekler beklenmedik bir şekilde, daha önce hiç tatmadığınız lezzetli bir tada sahip olacak. Genellikle limon denince, sadece limon suyu ve C vitamini akla geliyor.  Şimdi Limonun Sırrını öğrendiğinize göre, limonu, bir bardak hazır erişte çorbasında bile kullanabilirsiniz. Kabuğu atmayı önlemenin ve yemeklere yeni bir lezzet katmanın haricinde bütün limon kullanmanın temel avantajı nedir? Limon kabuğu limon suyundan 5-10 kat daha fazla vitamin içerir. Ve siz genellikle kabuğu atıyorsunuz. Ancak şimdi, basit bir şekilde tüm limonun dondurulması ve ardından yemeklerin üzerine serpilmesi işleminin ardından tüm bu besin maddelerini tüketebilir ve daha sağlıklı olabilirsiniz. Limon kabuğu, vücuttaki toksik elementlerin yok edilmesinde güçlü bir indirgeyici ajandır. Yıkanan limonu dondurucuya koyun ve ardından her gün yemeklerin üzerine rendeleyin. Bu, yiyeceklerinizi daha lezzetli, hayatınızı daha sağlıklı ve daha uzun hale getirmenin anahtarıdır! Bu Limonun muhteşem Sırrıdır! Limon (Citrus), kanser hücrelerini öldüren harika bir üründür. Ayrıca kemoterapiden 10.000 kat daha güçlüdür. Böylece, limon kabuğunun hoş aromasının yanı sıra, limon suyundan 10 kat daha fazla vitamin içerdiği ve vücuttaki toksik elementlerle savaşmaya yardımcı olduğu ortaya çıkmıştır. Fakat en önemlisi, limon kanser hücrelerini öldürmektedir. Neden biz bunu bilmiyoruz? Çünkü büyük şirketler, onlara inanılmaz karlar getiren sentetik analogların üretimi ile ilgileniyorlar. Gelirlerini tehlikeye atmamak için, limonun mucizevi özelliklerini gizli tutuyorlar. Limon ağacının bileşenleri, kanser hücrelerinin büyümesini yavaşlatmak için yaygın olarak kemoterapide kullanılan Adriamycin’den 10.000 kez üstündür. Ve en önemlisi, limon özü ile yapılan terapi sadece kötü huylu hücreleri yok eder. Yan etkisi olmadığı için limonları dondurun, rendeleyin ve sağlık için tüketin! Bu bilgilerin kaynağı heyecan vericidir. Bu bilgiyi, 1970’ten bu yana 20’den fazla laboratuvar testinin yapıldığını ve basit limonun, kolon, meme, prostat, akciğer ve pankreas kanseri gibi 12 türdeki kanser hücresini öldürdüğünü söyleyen, dünyanın en büyük ilaç üreticilerinden biri verdi… Ve daha da şaşırtıcı olan, limon özü ile yapılan tedavi türü, yalnızca malign kanser hücrelerini yok eder ve sağlıklı hücreleri etkilemez.   Haber Yazı: Halil İbrahim Kambak
Reklam Alanı (İçerik Sonrası) Bu alana reklam ver

Yorum Yaz

Gönderdiğiniz yorum moderasyon ekibi tarafından incelendikten sonra yayınlanacaktır.